Gelibolu'da 17. Yüzyıl Osmanlı Kalesi Modern Yorumla Açık Hava Müzesine Dönüştürüldü

Gelibolu Yarımadası'nın ucundaki Sedd el Bahr köyünde yer alan Seddülbahir Kalesi, 1656 yılında inşa edilmiş olup, Birinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki depremlerle ağır hasar almıştı. KOOP Architects’in bu yenileme projesi, bir açık hava müzesine dönüştürülen kalede, kalıcı olmayan müdahalelerle sergi alanı ve keşif rotaları sağlıyor.

KOOP Architects, projenin rehber konseptinin "Birinci Dünya Savaşı'nın yıkımını koruyarak barış üzerinde düşünme alanı yaratmak" olduğunu belirtiyor. Yarımadada savaşın şiddetli yıkımını hatırlatan az sayıda yapı olduğuna değinen stüdyo, kalenin bazı bölümlerini harabe olarak koruyarak savaşın yapılar, insanlar ve çevre üzerindeki yıkıcı etkilerini yansıtmayı hedefliyor.

Ahşap siluetlerle yeniden yaratılan ana kapı ve kubbeli yapı gibi kalıntılar, arşivlerden elde edilen verilere dayanarak canlandırıldı. Kalede, yerel taşlarla çevrelenen cam cepheli bir müze binası, alanın geçmişini ziyaretçilere sunuyor. Bu müze, 1960’lardan kalma iki beton kışlanın izleri üzerine konumlanmış ve Osmanlı döneminde saray kadınlarının mimariye katkıları üzerine sergiler düzenleniyor. KOOP Architects, bu projede kullanılan taşların, kalenin ilk dönemlerindeki kireçtaşı bloklarına benzer olduğunu ve özgün bağlama uyum sağlayacak bir şekilde yorumlandığını vurguluyor.

Kalenin kuzeydoğusunda, 1940’lardan kalma terk edilmiş bir okul binası restore edilerek sözlü tarih ve el sanatları merkezi olarak yeniden işlevlendirilmiş. Bilet ofisi ve hediyelik eşya dükkanı ise kalenin duvarlarının kenarındaki halka açık bir meydanı görecek şekilde konumlanmış durumda.

Bu proje, tarihi yapıları koruyarak onları işlevsel hale getirmeye yönelik önemli bir örnek olarak öne çıkıyor; İspanya’da 19. yüzyıl bir kalesinin müze ve otele dönüştürülmesi veya Londra’daki Shakespeare Müzesi gibi projelerle de paralellik gösteriyor.

3
1 yanıt
stajyer mim
·Kronik stajyer