New York merkezli mimarlık stüdyosu ve geliştirici firması Alloy Development, Brooklyn’in ikinci en yüksek binası olacak One Third Avenue gökdeleninin planlarını duyurdu.
63 katlı ve 220 metre yüksekliğindeki bu yapı, Pasif Ev standartlarına uygun olarak inşa edilecek ve tamamlandığında dünyanın en yüksek Pasif Ev binası unvanını alacak.
Gökdelenin 11. kattan 60. kata kadar uzanan bölümlerinde toplam 583 daire bulunacak; bunların 152’si uygun fiyatlı konut olarak ayrılmış durumda. Alt katlarda ise altı kat boyunca ofis alanları yer alacak. Binanın tasarımında gridal cepheye sahip kübik bir kule öne çıkarken, koyu tonlarda kaplanmış bir podyum, zemin seviyesinde restoran ve teras alanı barındıracak.
One Third Avenue, bitişiğindeki 505 State Street Kulesi ile birlikte Brooklyn şehir merkezindeki Alloy Block kompleksinin bir parçasını oluşturacak. Alloy Development, bu karma kullanımlı projeyi Brooklyn’in “en sürdürülebilir bloğu” olarak tanımlıyor ve kompleksin içinde iki yeni devlet okulu da yer alacak.
“Sürdürülebilir Kentsel Gelişimin Yeni Standartlarını Belirleyecek”
Alloy CEO’su Jared Della Valle, bu ölçekte bir Pasif Ev binası inşa etmenin “son derece zorlayıcı” olacağını belirtiyor. Ancak, sürdürülebilir ve enerji verimli bir yaşam alanı sunmanın bu zorluklara değeceğini vurguluyor. One Third Avenue, yüksek yalıtımlı ve hava geçirmez bir bina kabuğu, büyük açılabilir pencereler ve sürekli filtrelenmiş temiz hava sunarak enerji verimliliğini en üst düzeye çıkaracak.
Bina, rezidans ve ofis alanlarının enerji kaynaklarını paylaşacağı bir sistemle tasarlandı. Bu sayede atık ısı en aza indirilecek ve enerji kullanımı daha verimli hale getirilecek. İç mekan tasarımına dair paylaşılan görsellerde, geniş kare pencereler ve modern beton tavanlara sahip çağdaş bir yaşam alanı öne çıkıyor.
Tamamlandığında, One Third Avenue, 325 metre yüksekliğindeki SHoP Architects tasarımı Brooklyn Towerdan sonra Brooklyn’in en yüksek ikinci binası olacak. 2025 yazında başlayacak inşaat sürecinin 2028’de tamamlanması planlanıyor. Aynı zamanda bu, Alloy Block kompleksinin son fazının tamamlanması anlamına geliyor. Bölge, tarihi yapıların perakende alanlarına dönüştürüldüğü ve iki okulun Architecture Research Office tarafından tasarlanan bir binada yer aldığı kapsamlı bir dönüşümün parçası olacak.
Brooklyn’in hızla değişen silüeti içerisinde sürdürülebilirliğe yönelik iddialı bir adım olan bu proje, kentsel gelişim alanında yeni standartlar belirlemeye aday görünüyor.