Yakın tarihli mimar ve düşünürlerin mimari tasarım, mimarlık, kentsel tasarım gibi bağlamlarda üretimlere yönelik teorileri.
Junkspace (Atık Mekan) - Rem Koolhaas
Koolhaas'ın "junkspace" kavramı, modern mimarinin ve kentsel gelişimin eleştirisidir. Bu teori, çağdaş yapılı çevrenin sürekli genişleyen, kimliksiz ve tüketim odaklı doğasını tanımlar. Junkspace, alışveriş merkezleri, havaalanları ve ofis kompleksleri gibi standartlaşmış, klimalı ve yapay ortamları ifade eder.
Bigness (Büyüklük) - Rem Koolhaas
Koolhaas'ın "bigness" teorisi, belirli bir ölçeğin ötesindeki binaların geleneksel mimari teorilerin ve pratiklerin ötesine geçtiğini öne sürer. Bu büyük yapılar kendi iç mantıklarını ve sistemlerini oluşturur, şehir dokusundan bağımsız hale gelir ve yeni bir kentsel gerçeklik yaratır.
Event Architecture (Olay Mimarisi) - Bernard Tschumi
Tschumi'nin "olay mimarisi" teorisi, mimarinin sadece fiziksel bir form olmadığını, aynı zamanda içinde gerçekleşen olaylar ve aktivitelerle tanımlandığını savunur. Bu yaklaşım, mimari mekanların kullanıcılar tarafından nasıl deneyimlendiğine ve yorumlandığına odaklanır, statik bir yapı anlayışından dinamik bir mekan kavrayışına geçişi teşvik eder.
Disjunction (Ayrışma) - Bernard Tschumi
Tschumi'nin "disjunction" teorisi, mimari formun, işlevin ve sosyal anlamın geleneksel ilişkisini sorgular. Bu teori, mimari elemanlar arasındaki çatışmaları ve kopuklukları vurgular, bu gerilimlerden yeni mimari ifadeler ve deneyimler yaratmayı amaçlar.
Parametrisizm - Patrik Schumacher
Dijital tasarım araçlarını kullanarak, karmaşık geometrik formlar ve algoritmik tasarım süreçleriyle karakterize edilen bir mimari ve kentsel tasarım yaklaşımı. Parametrisizm, binaların ve şehirlerin doğal sistemler gibi uyarlanabilir ve akışkan olması gerektiğini savunur.
Landscape Urbanism (Peyzaj Şehirciliği) - Charles Waldheim
Şehir planlamasında peyzajı öncelikli tasarım elemanı olarak ele alan bir yaklaşım. Bu teori, kentsel alanların ekolojik sistemler ve altyapı ağları olarak yeniden düşünülmesini önerir.
New Urbanism (Yeni Şehircilik) - Andres Duany, Elizabeth Plater-Zyberk
Yürünebilir mahalleler, karma kullanımlı gelişim ve sürdürülebilir topluluklar oluşturmayı amaçlayan bir planlama ve geliştirme yaklaşımı. Geleneksel şehir planlamasının değerlerini modern bağlamda yeniden yorumlar.
Biophilic Design (Biyofilik Tasarım) - Stephen Kellert
İnsanların doğayla bağlantı kurma ihtiyacını mimari tasarıma entegre eden bir yaklaşım. Doğal malzemeler, bitkiler ve doğal ışık kullanımını vurgular, iç mekanları dış mekanlarla bütünleştirir.
Critical Regionalism (Eleştirel Bölgecilik) - Kenneth Frampton
Modernizmin evrensel ilkelerini yerel kültür, iklim ve geleneklerle birleştiren bir mimari yaklaşım. Küreselleşmenin homojenleştirici etkilerine karşı yerel kimliği korumayı amaçlar.
Metabolizm - Kenzo Tange, Kisho Kurokawa
Binaları ve şehirleri büyüyen ve değişen organizmalar olarak gören Japon mimari hareketi. Esneklik, modülerlik ve teknolojik inovasyonu vurgular.
Deconstructivism (Yapıbozumculuk) - Peter Eisenman, Frank Gehry
Geleneksel mimari formları ve yapıları parçalayarak, çarpıtarak veya yeniden yorumlayarak mimari dili sorgulayan bir yaklaşım. Karmaşıklık ve çelişki kavramlarını ön plana çıkarır.
Archigram - Peter Cook, Warren Chalk
1960'larda ortaya çıkan, teknoloji ve popüler kültürden ilham alan fütüristik ve deneysel mimari vizyonlar sunan bir grup. Hareketli yapılar ve plug-in şehir kavramlarını geliştirdiler.
Contextualism (Bağlamsalcılık) - (bkz:Colin Rowe)
Yeni binaların mevcut kentsel doku ve tarihsel bağlamla uyumlu olması gerektiğini savunan bir teori. Şehrin mevcut karakterini korurken çağdaş tasarımı entegre etmeyi amaçlar.
Eco-Tech - Norman Foster, (bkz:Renzo Piano)
Ekolojik sürdürülebilirlik ile yüksek teknoloji mimarisini birleştiren bir yaklaşım. Enerji verimliliği, yenilenebilir kaynaklar ve akıllı bina sistemlerini vurgular.
Phenomenology in Architecture (Mimarlıkta Fenomenoloji) - Juhani Pallasmaa
Mimarinin duyusal ve deneyimsel boyutlarına odaklanan bir yaklaşım. Mekanın nasıl algılandığı ve deneyimlendiği üzerine yoğunlaşır, çok duyulu tasarımı teşvik eder.
Participatory Design (Katılımcı Tasarım) - Giancarlo De Carlo
Kullanıcıları ve toplulukları tasarım sürecine dahil eden bir yaklaşım. Mimarinin demokratikleşmesini ve yerel ihtiyaçlara daha iyi cevap vermesini amaçlar.
Biomimicry (Biyomimikri) - Janine Benyus
Doğal sistemleri ve organizma davranışlarını taklit ederek sürdürülebilir mimari çözümler geliştirmeyi amaçlayan bir yaklaşım. Enerji verimliliği ve malzeme inovasyonunu teşvik eder.
Spatial Agency - Nishat Awan, Tatjana Schneider, Jeremy Till
Mimarın rolünü genişleten ve mimariyi sosyal ve politik bir pratik olarak ele alan bir yaklaşım. Alternatif uygulama modelleri ve toplum odaklı tasarımı savunur.
Situationist Architecture - Constant Nieuwenhuys
Gündelik hayatın radikal bir şekilde yeniden düşünülmesini öneren, oyun ve yaratıcılığı vurgulayan deneysel bir yaklaşım. "New Babylon" projesi bu teorinin ünlü bir örneğidir.
Fractal Architecture - Nikos Salingaros
Doğal formların karmaşıklığını ve kendine benzerliğini mimari tasarıma uygulayan bir teori. İnsan ölçeğinde detaylar ve hiyerarşik organizasyon prensiplerini savunur.
Sustainable Architecture (Sürdürülebilir Mimarlık) - William McDonough
Çevresel etkiyi minimize eden, enerji verimliliğini maksimize eden ve doğal kaynakları koruyan bir mimari yaklaşım. "Cradle to Cradle" tasarım felsefesini savunur.
Adaptive Reuse (Uyarlamalı Yeniden Kullanım) - Lina Bo Bardi
Mevcut binaların yeni işlevler için dönüştürülmesini savunan bir yaklaşım. Tarihi yapıların korunmasını ve sürdürülebilir kentsel gelişimi teşvik eder.
Digital Morphogenesis - (bkz:Michael Hensel)
Dijital tasarım araçlarını kullanarak, doğal büyüme ve form oluşum süreçlerini taklit eden mimari formlar yaratmayı amaçlayan bir yaklaşım. Karmaşık geometriler ve performans odaklı tasarımı vurgular.
Resilient Design (Dirençli Tasarım) - Alex Wilson
İklim değişikliği ve doğal afetler karşısında dayanıklı binalar ve topluluklar tasarlamayı amaçlayan bir yaklaşım. Adaptasyon ve risk azaltma stratejilerini vurgular.
Blurring Boundaries - (bkz:Steven Holl), (bkz:Toyo Ito)
"Blurring Boundaries" kavramı, geleneksel mimari sınırların ve kategorilerin belirsizleştirilmesini ve iç içe geçmesini ifade eder. Bu yaklaşım, iç ve dış mekanlar, doğal ve yapay elementler, özel ve kamusal alanlar arasındaki katı ayrımları yumuşatmayı amaçlar. Mimarlar Steven Holl ve Toyo Ito, bu kavramı eserlerinde sıkça kullanmışlardır.